Tuncay ARDIÇ
tuncay ardıc.tr.gg  
 
  ÜRETİM 18.05.2024 22:14 (UTC)
   
 
 

Kanarya Üretiminde Dikkat Edilecek Konular:

1- Üretim dönemi mart ve nisan ayları arasındadır.

2- Başlangıçta pahalı ırktan bir kanarya seçmeyin.

3- Tünekte uyuklayan, tüyleri kabarık, anüs çevresine dışkı bulaşmış kanaryaları çiftleştirmeyin.

4- Dişi ve erkek aynı boyda, benzer renklerde olsun.

5- Dişi kanarya genç olmalı. Uzun ve kıvrık tırnaklar, pullu ayaklar, dişinin yaşlı olduğuna işaret eder.

6- Çiftleştirdiğiniz kanaryalar tüy dökümünde ise bu dönem sonuna kadar, onları aynı kafeste tutmayın. Tüy dökümünden yeni çıkmış dişileri almayın.

7- Erkek kanaryalar, dişilerden daha önce çiftleşmeye hazır hale gelirler. Sürekli öterek dişinin dikkatini çekmeye çalışırlar. Eğer dişi bu ötüşlere karşılık veriyorsa, çiftleşmeye hazır demektir.

8- Yuva yapmasını bilmeyen dişiler, hiç beklemediğiniz anda yumurtayı kafesin tabanına bırakabilirler.

Erkek Ve Dişi Seçimi:

Erkek ve dişi kanaryanın sıhhatli olması lazımdır. Sağlıklı bir kanarya hareketli olur, tüyleri parlak ve vücuduna sıkı olarak durur. Tüyler dağınık yani tüy dökümü devresindeki gibi az ve yumuşak olmamalı, kuş tüylerini kabartmamalıdır. Gündüz vakti başını kanatlarının altına koyup uyumamalıdır. Kanaryanın altına, tüylerinin üflenip de bakıldığı zaman derisi pembe ile kırmızı arasında olmalıdır. Karın derisi siyahlaşmış veya bağırsakları siyah olarak görünüyorsa bu kanarya rahatsızdır üretime alınmamalıdır.

Erkek kanaryanın, eş zamanı geldiğinde altına bakıldığında fidik olarak, dişininki de arkaya yatık olarak durur. Erkek kanarya kızıştığı zaman ötüşü kuvvetli olur. Hatta kafesin tellerine asılıp orada da ötüşünü devam ettirir. Dişinin kızgınlığı erkeğin ötüşüne cevap vermesi ve kafeste bulduğu kağıt, tüy ve çöp taşımasından belli olur.

Eşe atılacak kanaryalarda istediğimiz özelliklere göre yavru almak için ana ve baba seçimi önemlidir. Renklerde çaprazlama yapmak daha sıhhatli yavrular almamızı sağlar.

Eş Zamanı:

Kanarya normal olarak bahar zamanı eşe atılır. Bu ülkemizde bölgelere göre Ege ve Akdeniz bölgesinde MART ayında diğer bölgelerde NİSAN ayında, soğuk bölgelerimizde ise MAYIS ayında olmaktadır. Teknolojik gelişme sonucu insanoğlu bahar ortamını yaratabildiği zaman, mevsim mefhumu ortadan kalkabilir. Şöyle ki; kanaryanın bulunduğu ortam sıcaklığı, 5C ile 15C arasında ise gelişimini sağlar. 15C ile 20C arasında kanarya eşe gelir, kızışır ve yumurtlar. 20C üzerinde ise yavrular sağlıklı bir şekilde gelişimlerini sağlar.

Bahar zamanı gün ışığı 10 ile 12 saat arasındadır. Yavru çıktığı zaman gün ışığı 12 ile 16 saat olması yavruların daha uzun bir zaman dilimi içinde beslenmesi demektir ki buda yavruların daha çabuk gelişmesini sağlayacaktır. Bahar zamanı kuşların bulunduğu yerler havalandırılmalı, bahar kokusu içeri girmelidir. Kuşlar bahar havası teneffüs ettiğinde daha neşeli olurlar, erkeklerin ötüşleri kuvvetlenir.

Şayet bu yukarıda bahsedilen ısı, ışık ve havayı biz odamızda yaratabilirsek kanaryaları bahar gelmeden bile eşe atabiliriz. ISI için en güzel ayarlı yağlı radyatörler kullanılabilir. Oda sıcaklığı termometre ile kontrol edilebilir. Normal ısıda bulunan odayı, her hafta sıcaklığını 2C arttırmak suretiyle yukarıdaki ısı derecelerine göre kuşlar eşe getirilip yavru alınabilir. IŞIK içinde gün ışığı veren Flüoresant lambalar kullanılır. Lambada Timer (zamanlayıcı) ile kontrol edilerek her hafta ısı ile orantılı olarak birer saat arttırmak suretiyle denge sağlanır. BAHAR HAVASI içinde pilli spreyler kullanılabilir. Spreyler çam kokusu, bahar kokusu ve başka değişik güzel koku verenler olabilir. Bu ortamları yarattıktan sonra artık iş kanaryalara kalıyor, sağlıklı iseler üremeler başlar, yavrular sıhhatli bir şekilde gelişirler.

Birbirlerini Tanıma Ve Eşe Atma:

Kızışan erkek ötmeye başladığında, ayrı bir yerde bulunan kızgın dişilerde bu ötüşe kayıtsız kalmazlar. Erkek ve dişi kafesleri yan yana getirilir. Daha sağlıklısı ortadan tel ile bölünmüş çift hanelerde erkek ve dişi ayrı gözlerde tutulur. Erkek ve dişi burada birbirlerini görürler. Erkek daha hareketli ötmeye, dişide bu ötüşlere kayıtsız kalmaz ve davetkâr sesler çıkartmaya başlar. Artık bir sorun yoktur, aradaki bölme kaldırılır kuşlar bir araya bırakılır.

Yuva Konması:

Kanaryalar biraraya konduktan 3 – 5 gün sonra yuva ilaçlanıp konur. Erkek ve dişi merakla yuvayı incelerler, daha sonra erkek yuvaya girip oturur, dişiyi yuvaya davet eder. Dişide yuvayı yapmak için malzeme arar. Ben yuva için en uygun malzeme olarak keten çuvallarını kesip vermekteyim. Bir sorun olmadığını gözlemledim. Soğuk havada yuva içine keçe konabilir. Havalar ısındığı zaman keçeyi almak lazımdır. Çünkü sıcak hem anayı, hemde yavruları rahatsız eder. Keten çuvalları ile örülen yuva iş görür.

Yumurtlama:

Kanarya 4 ile 6 arası yumurta yapar. Genel olarak 4 yumurta yapması normaldir. Yumurtlayacak kanaryanın kalsiyuma ihtiyacı vardır. Mürekkep balığı kemiği vermeyi unutmayınız. Yumurtalar mavi-gri üstü siyah noktalı olur. Beyaz yumurtlayanlar da olur.

Erkek ile eşlenen dişi 5 ile 10 gün arasında yumurtlamaya başlar. Yumurtlama sabah olur. Yumurtlayacak kanarya rahatsız edilmemeli, ele alınıp kontrol edilmemelidir. Yumurta içinde kırılabilir, yumurta içinde yer değiştirebilir. (ters dönebilir) Yumurtanın kolay çıkmasına yardımcı olmak için, bu aralar marul verilmesi faydalı olur.

Dişinin Yuvada Yatması:

Kanarya ilk yumurtayı yaptığında belki ilk gün yatmaz. Her gün sıra ile birer yumurta yapar. Genelde üçüncü yumurtadan sonra yuvada yatmaya başlar. Böylece yavruların çıkışı arasında bir gün fark olur. Bu farkta önemli değildir. Aralarında 4 veya 5 gün fark olsaydı, ilk çıkan yavru ile 4 gün sonra çıkan yavru arasındaki bu fark son çıkan yavrunun ezilmesine, beslenememesine sebep olacağından ölümüne yola açar.

Dişi kanarya kuluçkada yattığı zaman içinde, rahatsız edilmemelidir. İyi bir erkek kanarya dişiyi yuvada besler. İlk ağızda kanaryanın yumurtaya yatmasının üçüncü yumurtadan sonra olduğunu belirtmiştim. İkinci, üçüncü ve dördüncü ağızlarda ise dişi kanarya ilk yumurtayı yapar yapmaz yuvada yatmağa başlar. Yavrular arasında gün farkı olmaması için 1 , 2 ve 3 yumurtalar yuvadan alınır , yerine sahte yumurtalar konulur. 4 yumurtayı yaptığı zaman sahte yumurtalar alınır, kendi yumurtaları konup yavruların hepsinin ayni günde çıkması sağlanır.

Yavruların Çıkması:

Yumurtadan yavrular 13 günde çıkar. Sıcak havada 12 günde, soğuk havada 14 – 15 günde de çıkabilir. Çıkan yavruları anne ve baba beraber besler. Bu arada hazırlanan mama günde 2 veya 3 kerede verilmelidir. Mama olarak dükkânlarda hazır mamalar vardır, bu mama kaynamış yumurta ile karıştırılıp verilebilir. Benim verdiğim mama bebe bisküvisi ile kaynamış yumurtanın karışımıdır. Yavru zamanı marul yaprağı ve havuç vermek lazımdır. İlk yavrular yuvadan çıktıktan sonra, yuvayı alıp ilaçlamalı veya yeni yuva konmalıdır.

Anne ikinci posta yumurtlamaya başladığı zaman, yavrulara baba bakar. Şayet yavrular yatan anneyi rahatsız edip yumurtalara zarar verdiği gözlenirse, baba ile yavrular başka kafese alınmalıdır. Yavruların yem ve mama yedikleri görüldüğünde baba tekrar annenin yanına bırakılmalıdır.

Yavruların Gözlenmesi:

Anne ve babadan ayrılan yavrular ilk önce yemi, mamayı ve suyu rahatça bulabildikleri kafeslere veya küçük salmalara konur. Fazla enerji harcamadan gelişmeleri sağlanır, daha sonra büyük salmalara konabilir. Yavrular 45 günlük olduklarında erkekleri ders yapmaya başlarlar. Bu arada kümeste iyi öten bir kanarya varsa, yavrular onun ötmesini dinler ve onun gibi ötmeye çalışarak, ötme yeteneklerini geliştirirler. Yavrulara bant dinletmek suretiyle daha değişik ve güzel ötüş yetenekleri kazandırılabilir. Yavru kanaryaların erkeklerini ayrı olarak ötüş kafeslerine konursa, ötüşleri kısa zamanda gelişir.

Kanaryanın Ayağına Bilezik Takılması:

Yumurtadan çıkan yavru kanarya 7 ile 10 gün olduklarında dikkatli bir şekilde bilezik takılır.

Yıl boyunca heyecanla  beklediğimiz üretim sezonu kanarya üreticilerinin  ,daha güzel ,daha kaliteli ve değişik renklerde yavrular üretecekleri umuduyla dolup taştıkları zaman dilimidir.

Üretim sezonu kanaryaların tüm enerjilerini yavru üretimine harcadıkları bir dönem olmasından dolayı senenin en zor dönemidir;Özellikle de dişi kanaryalar için. Doğa öyle bir düzen kurmuştur ki  eğer kuş formda değil ise o sene fazla yavru vermeyecektir.Tüy döneminde özensiz bir bakım ve üreme sezonuna girişte ne kadar özen gösterilirse gösterilsin istenilen sonucu vermeyecektir.Yıl boyunca yapılacak doğru bakım başarılı bir üretim sezonu için en önemli anahtardır. Yetiştirici ilk önce ihtiyacını belirlemeli, hangi ırkı besleyeceğine karar vermeli. Eğer amaç sadece yarışmalar için kuş yetiriciliği yapmak ise farklı türler yerine, sadece bir veya iki ırk yetiştirmek daha mantıklı olacak ve başarımıza yardımcı olacaktır.Kuş satın alırken kuşların ırk özellikleri araştırılmalı ve kuşların bakıcı özelliklerinin ne derecede olduğu öğrenilmelidir, ona göre kümes ve kafes seçimi yapılmalıdır. Kuşun sağlığı tüylerinde gizlidir. Sağlıklı bir kuşun tüyleri parlak ve temizdir.

Işıklandırma:

Işık üretim sezonunun en önemli faktörlerinden biridir.Tüy dökümü boyunca ışıklar, sabah 8 den akşam16 ya kadar ayarlanmalı ve böylece kuşların bol bol dinlenmeleri sağlanmış olur. Üretim sezonu başlamadan önce ışıklandırma süresi artırılmaya başlanır.Bu üzerinde dikkatle durulması gereken bir konudur.Doğada kuşlar günde 2 dakikalık bir ışık artışı ile sezona hazırlanırlar. Eşe atılmadan önce kuşların günde minimum 13 saat ışık alıyor olmaları sağlanmış olmalıdır. Günde 2 dakika ışık süresini uzatmak pek pratik olmadığına göre, ayarlamayı haftalık veya  on beş günlük olarak düzenleyebilirsiniz.Işık süresine çok hızlı değişiklikler yapmak kuşları tüye sokabileceği için dikkat edilmelidir.Tabi bütün bu yazılanlar suni ışıklandırma kullanıldığı zaman uygulanabilir ve bunun için piyasada yararlanabileceğimiz cihazlar mevcuttur.

Bu arada doğru ışık kaynağı kullanmakta çok önemlidir. Gün ışığına en yakın lambalar (Akvaryumcularda bulunabilen ultraviole flüoresanlar en uygunları gözüküyor.) tercih edilmelidir. Bu konuda yapılan araştırmaların hepsinde normal lambalar altında barındırılan kuşlarda dişi ve erkek genital organların normale göre küçük oldukları gözlenmiş ve hatta normal ışıklandırma ortamında üretilemeyen bazı kuş türlerinin de doğal güneş ışığına yakın ışık veren ortamlarda üretilebildiği gözlenmiştir. Bunun sonucunda daha çok kalsiyum emilimi,daha parlak ve doğal renkler,daha başarılı üretimi sağlamak mümkün olacaktır.

Kalsiyumun daha fazla depolanması sonucunda yumurtlayamama problemleri ile de daha az karşılaşılacaktır.

Kuş odasında gece lambası kullanılması da çok faydalı bir uygulamadır. Tasarruflu lamba diye adlandırdığımız lambalar ,kuşların rahatça uyuyabilecekleri bir ortam sağlamanın yanında bir şekilde yuvadan ayrılacak olurlarsa  yuvayı kolayca bulabilmelerini de sağlayacaktır.

Araba farlarının da direkt olarak kuş odasına gelmemesinin sağlanması da önlenmelidir.Bu durumda kuşlar yuvadan kalkabilir ve hatta bazıları sağa sola çarparak yaralanabilir. 

Yıl Boyunca Işıklandırma Süreleri:

1 Ocak

12,5 saat

15 Ocak

13 saat

1 Şubat

13.5 saat

15 Şubat

14 saat

1 Mart

14,5 saat

15 Mart

15 saat

1 Nisan

14,5 saat

15 Nisan

14 saat

1 Mayıs

13,5 saat

15 Mayıs

13 saat

1 Haziran

12,5 saat

15 Haziran

12 saat

1 Temmuz

11,5 saat

15 Temmuz

11 saat

1 Ağustos

10,5 saat

15 Ağustos

10 saat

1 Eylül

9,5 saat

15 Eylül

9 saat

1 Ekim

8,5 saat

15 Ekim

10 saat

1 Kasım

10,5 saat

15 Kasım

11 saat

1 Aralık

11,5 saat

15 Aralık

12 saa

 

Üretim öncesi:

Muhtemel yavru mevsimi şubat ve mart aylarıdır. Kuşların kış dinlenmesinden çıktıkları düşünülerek yetiştiriciler kuşları hemen eşe atmak isterler. Asıl konu kuşların sadece yem ile formda tutulamayacağıdır. Bu soğukta duran kuşlarımızdan çok şey beklemek demektir. Salmada duran kuşlara ezik yulaf, kalın yem ve nijer ağırlıklı karışık yem ve yumurta mamasıyla beslenmesi tavsiye edilir.

En az eşe atmaya 2 hafta kala erkekler ayrılıp tırnaklar kesilmelidir.Uzun tırnaklar yüzünden bir sürü yumurtanın delinmesi ve yavru kayıplarının önlenmesi açısından bu noktada çok önemlidir.

Önceden tek kafeslere ayrılan erkekler  genellikle salmadan yakalanan erkeklerden daha formda olurlar. Tırnakları kesildikten sonra erkeklerin altlarına bakılıp hazır olup olmadıkları kontrol edilir. Erkekler eşe atılmaya hazır oldukları zaman altlarının kızarık ve L veya kanca gibi olduğu gözlenir.dişilerin altları ise daha yuvarlak ve düzdür.Bu esnada genç dişilerin erkeklerle karıştırılmaları da bazen mümkün olmaktadır.Erkekler iki hafta tek tek kafeslere ayrıldıktan sonra sıra dişilere gelmiştir.Erkeklerin yanına atılmadan evvel dişilerinde tırnakları kesilmelidir.Dişileri eşe atmadan evvel altlarının şiş,yuva yapmaya istekli olduklarından emin olmalıyız.Hazır dişilerin kafeste kağıt parçalarıyla yuva yapmaya çalıştıklarını da görürüz. Yumurta verimi için Yılbaşından itibaren haftada 1 kere; eşe atmadan 1 ay önce haftada 2 kere aşağıdaki ilaçlar hayvanların içme suyuna verilir. 

  İnjikom-E 2lt. suya 5cc. 

  Catasol 2lt. suya 10cc.

Yuvalar:

Piyasada çok çeşitli yuva örnekleri bulunmaktadır.İçlerinde keçe kullanmanın yumuşak bir zemin yaratmada ve yavruları sıcak tutmada faydalı olduğunu söyleyebiliriz.Keçeleri bir yapışkan yardımı ile veya bir tel yardımı ile yuvaya sabitlemeliyiz.Yuva malzemesi olarak kıl,keten ip gibi malzemeler kullanılabilir, fakat ince malzemelerin yavruların ayağına dolanarak sakat kalmalarına neden olabilirler.

Yumurtalar:

Eğer kuşların her ikisi de formda ise dişi, 2-7 gün içinde mavimsi renkte yumurtalar yumurtlayacaktır. Her gün yumurta alınıp yerine yalancı yumurta bırakılır(Bu işlem yumurta kabuğunun yeterince sertleşebilmesi için sabah saat 8 gibi yapılmalıdır.).Yumurtalar alındıktan sonra genişçe bir saklama kabına alınmalı (Gölge bir yerde). Dişi 3. yumurtayı yumurtlayınca, tekrar gerçekleriyle değiştirilir ve böylece bütün yumurtaların aynı günde çıkmaları sağlanmış olur.Son yumurtadan sonra erkekte tercihe göre dişinin yanından ayrılabilir.Dişi 3 veya daha fazla yumurta yapar.Yavrular 13-14 üncü günlerde çıkmaya başlarlar.Son yumurta diğerlerinden biraz farklıdır.

Rutubet oranının düşük olduğu dönemlerde yavrular çıkmadan bir iki gün evvel dişiler ılık su ile bir sprey yardımı ile ıslatılabilir veya banyo verilebilir.Böylece yavruların yumurtadan çıkarken yapışıp ölmeleri önlenmiş olur.

İnanılmaz Yumurtanın İçi

“ Embriyonun Gelişme Kronolojisi”

 Bir kanarya yumurtasının içinde bulunan embriyonun gelişmesindeki en kritik etken ısıdır. Eğer sıcaklık optimum kuluçka döneminin  altına düşer veya üstüne çıkarsa, hayat sona erer. İster inanın, isterse inanmayın ama  her tür kuş için bu optimum sıcaklık düşüşü 37.5°C-37.78°C gibi çok dar bir aralık olarak belirlenmiş sıcaklık sadece yarım derecedir. Kuluçkaya yatmış bir tavuğun vücut sıcaklığı 41.6 °C iken, kuluçkaya yatan bir dişi kanaryanın ki 43.3° C ‘ye ulaşabilir ancak her iki türün yumurtalarının iç sıcaklığı asla 37.7°C’yi  geçmemelidir. Dişi bunu sürekli dönerek ve yerini değiştirerek sağlar. Yumurtanın yüzeyi direk temasından dolayı daha sıcak olabilir ancak dişi yumurtalarını çok dikkatli bir şekilde döndürdüğünden, yumurtanın iç kısmı sürekli 37.7°C’da kalır.

 Döllenmiş bir yumurtanın disk oluşumunun gelişmesi, yumurtanın dişinin ılık vücudundan çıkmadan daha önce bile başlar. Döllenmenin ilk iki saati içinde, yarısı dişiye ait ve yarısı erkeğe ait DNA içeren bu yeni oluşmuş hücre, iki hücre oluşturmak üzere bölünür. Hücre bölünmesi devam eder ve böylece yumurta sarısının üst yüzeyinde üzerinde daha sonra embriyoya dönüşecek birbirinden farklılığı olmayan bir top yerleşir. Yumurta kuş yuvasının üstüne çıktığında, dahili sıcaklığı 26.7°C nin altına düşer, hücre bölünmesi durur ve yumurta uyku konumuna geçer. (Bu 10- 18.3°C arasındaki soğuklukta sakladığınız yumurtaların çıkması için önem taşımaktadır). 26.6°C nin üzerinde saklanan yumurtalarda bu hücrelerin büyümesi yavaş olur bu da ileride zayıflamaya ve embriyoya dönüşen hücrelerin ölümüne neden olmaktadır. 4.4°C altındaki sıcaklıkta saklanan yumurtaların da döllenmiş hücreleri ölür. 

Dişi bir kuş kuluçkaya yattığında ve yumurtalar doğru dahili sıcaklığa ulaştığında, bir dizi olay  hızlı bir şekilde ortaya çıkar. Bu olağan üstü bir gelişmedir! 

Birinci Gün:

10 cu saat-  embriyo görülür

11 ci saat- beslenme ile ilgili (sindirim) sistem ortaya çıkar

12 ci saat- omurga kemiklerinin gelişimi başlar

13 cü saat- baş şekillenmesi başlar

15 ci saat- kalp ve gözlerin şekli ortaya çıkar

21 ci saat- kulak oluşumu başlar

İkinci gün:

-  kalp atmaya başlar.

-  bacaklar ve kanatlar büyümeye başlar.

-  dil ve burun delikleri şekillenmeye başlar.

 Üçüncü gün:

-  üreme organları ve cinsiyeti oluşur.

 Dördüncü gün:

- gaga oluşmaya başlar

 Beşinci gün:

- alt ve tüy hücreleri oluşur

 Altıncı gün:

- Gaga sertleşmeye başlar.

 Yedinci gün:

- Kuluçka döneminin yarısı tamamlanmıştır. Yukarda belirtilen tüm doku ve organların gelişmesi ve büyümesi devam eder.

 Sekizinci gün:

- bacak yapısı ve ayak tırnakları ortaya çıkar

 Dokuzuncu gün:

- kritik bir olaydır çünkü embriyo kafasının ve kollarının yumurtanın sonuna gelecek şekilde pozisyonunu değiştirir.

 Onuncu gün:

- Kemikler, ayak tırnakları ve gaga sertleşir

- Gaga hava hücresine doğru döner

 On birinci gün:

- Sarı kese vücut boşluğunda emilmeğe başlar

 On ikinci gün:

- Kanarya yavrusu hava hücresi dışında yumurtanın tüm alanını kaplar.

 On üçüncü gün:

- Yumurtanın içindeki karbon dioksit seviyesinin artması ile boyun spazmları tetiklenir ve böylece yavru hava hücresini kırarak ilk nefesini alır. Yavru hava hücresindeki oksijeni tüketmesi ile birlikte karbon dioksit seviyesi tekrar artar. Karındaki büzülmeler yavrunun vücudunun  sarı keseyi emmesini sağlar. Boyun, karın ve sırt adalesindeki spazmlar ortaya çıkar ve bu da yavrunun yumurta üzerinde bir delik açmasına yardımcı olur.

 On dördüncü gün:

- Yeni bir kanarya yavrusu

Kanarya embriyosunun gelişimi ilerleyen, sistematik ve aşama- aşama oluşan bir süreci içermektedir. Yavrunun vücudunun her bir parçasının gelişmesi için kesin bir zaman çizelgesi bulunmaktadır. Bunun için bu dişi kanaryaları halinden memnun olacağı ve en az rahatsız ederek sessiz bir ortamda bulunmasını sağlayın. Bunları uygun miktarlarda su ve mama ile besleyin. Bunun karşılığında onlarda sizi ileride potansiyel bir ‘yarışmacı’ ya sahip olacağınız yeni jenerasyon minik sevimli yavruları ile ödüllendirecektirler. 

Yumurta Maması:

Dişler ,yavru büyütebilmek için normal yemlerinin dışında mamaya da ihtiyaç duyarlar.Haşlanmış(katı) yumurta rendelendikten sonra hazır mama ile iyice karıştırılır.Mama taze olarak yapılacağı gibi, bir iki günlük ihtiyaç hazırlanıp buzdolabında da saklanabilir.Tabi verilmeden evvel oda ısısına gelmeleri beklenmelidir. Dişilere yavru besledikleri sürece en ideali günde 3-4 sefer tüketebilecekleri kadar mama vermektir.Mamanın üzerine haşhaş tohumu serpmekte faydalı olur. Mama kaplarının da günlük temizliklerinin yapılması bakteri üremesi için uygun bir ortam oldukları için çok önemlidir. Annenin hastalanıp yavruları terk etmesi veya yavru ve ana ishalleri genellikle mama kaplarının hijyen eksikliğinden kaynaklanır.

Bilezik Takma:

Düzgün kayıt tutabilmenin en kolay yolu bilezik takılarak sağlanabilir.Ayrıca yarışma kuşları için bilezikli olma zorunluluğu bulunmaktadır.5 gün veya yaklaşık yavrular gözlerini açtıkları zaman bu iş için en uygun zamandır.

İkinci Yuvalar:

Yavrular 15 günlük olunca dişi tekrar yumurtlama isteği gösterir.Erkek ayrıldı ise dişinin yanına atılır ve 2. bir yuva kafese yerleştirilir. Yavrular 19-20 günlükken dişi tekrar yumurtlamaya başlar.yavrular 21 günlük olunca artık anneden ayrılabilecek çağları gelmiş demektir.

Yavruların Ayrılması:

Yavrular  erkekle birlikte küçük bir salmaya alınırlar.Tünekler alçağa takılır.Günde 3 sefer mama verilir. Bir hafta sonra mamanın üzerine tohumlar serpilebilir.Yavaş yavaş mama azaltılır ve günde bir kereye düşürülür.Bu geçiş dönemi 3 haftayı bulur.Bu arada çimlendirilmiş tohumlarda verilmelidir.

Genetik kuralları aklımızdan çıkarmadan üretim yapmalıyız. Amacımız örnek kuşlar yetiştirmek olmalı herhangi iki kuşun yavrusunu almak değil. 

1- Yavrular üç günlük olduktan sonra erkek yavruların göbeklerinin yanından aşağı doğru iki damar iner ve bu damar anüsün önünde V şeklini alır. Dişi yavrularda bu iki damar görülmez.

2- Beş günden sekizinci güne kadar, aynı yuva kardeşlerini bir havlunun üzerine aynı yarış atları gibi yan yana dizin. En uzağa sıçrayanlar erkeklerdir.

3- Yavruları bileziklerken bazı yavruların orta parmağının diğer ikisinden çok daha uzun olduğunu fark edersiniz. Hatta bu yavruları bileziklemek uzun orta parmak sebebiyle zordur. Bunlar erkeklerdir. Dişi yavruların orta parmakları diğer iki parmakla hemen hemen aynı boydadır ve daha kolay bilezik takılır.

4- Yavrular tüylenmeden önce yuvadaki yavruların kafalarına bakın. Kafatasının üstü düz olanlar erkek, daha dışbükey olanlar dişidir.

5- Altı yada yedinci günde yavrular gözlerini açmaya başladığında ve yetişkin olana kadarki sürede, erkeklerin gözleri gaga ile hemen hemen aynı hizadadır. Dişilerin gözleri ise yuvarlak kafa yapısından dolayı gaganın daha üzerindedir.

6- Yavrular anneleri tarafından yuvada beslenirken gözleyin. En uzun şekilde ayağa kalkanlar, beslenilmek için en fazla bağıranlar erkeklerdir. Dişi yavrular kısa bacaklarından dolayı o kadar yükselemezler. Daha az beslendikleri için de daha küçük kalırlar.

7- Yirmi sekiz-otuz günlük erkek yavrulardan bazıları gırtlaklarını şişirip kaba ders yapmaya başlarlar.

8- Yaklaşık beş aylık olduklarında erkekler daha parlak ve derin renklere sahiptir. Aynı durumu gösteren bazı dişiler de vardır. Lekeli kuşlarda, erkeklerin özellikle kafasının etrafındaki lekeler daha keskin ve derindir. Sarı dişilerde kafanın üst ortası oldukça soluktur.

9- Yavrular altı aylık olduklarında dahi erkeklerin arasında dişiler kalmış olabilir. Dişiler yapılarındaki farklılıktan dolayı tünekte çöküp oturacaklardır. Hatta ders yapan erkeklerle kavga ederek sorun çıkartacaktır. Dişi üreme pozisyonunda değildir ve anlam veremediği bu saçma şarkıya tahammül edemez.

10- Bütün bu yukarıdaki metotlar işe yaramadıysa son ve kesin bir yol vardır. Yumurtlayan kuşunuz kesinlikle dişidir.

Eğer yavrularınızın ölmesini istemiyorsanız öncelikle İlk akla gelen bit olayıdır.Dişi yuvayı örmeden gereken önlemi alıp ilaçlama yapmalısınız…Tüm kuşların dahil.

Yavrular çıkmadan bir gün önce ebeveynlere elma verilmeli .Kursak sütünün hazırlanmasında yardımcı olur.

Sonra yavrular çıktıktan sonra ilk 3 gün sadece ortadan ikiye böldüğüm yumurtayı kabuğunla birlikte mama

lığa koyar ve günlük hazırlanıp çok sıcakta 3-4 saatte bir değiştirilmelidir,bozulma tehlikesi olmasın diye.

Ayrıca dikkat etmen gereken bir şey var,kuşlarının yakınında herhangi bir bitki var mı...saksıda yetişen

çiçekler kafese yakında yapraklarını yerler ve bu ölümcül vakalara sebep olabilir.

Suları günlük değiştirmeniz gerekli.Direk güneş almayacak bir yer olmalı,cereyan asla almasın.

Erkek kuşunu takip etmeli yavrulara bilerek zarar verebilir tekrar çiftleşme isteği bu hareketi tetikler.

Dişi erkekten yavruları korumak için kalkmıyor olabilir.

Eğer öyleyse erkekleri ayırmamızda yarar var.Yumurtlamadan sonra erkekleri ayırmayı tercih edenlerdenim.

Bu arada yavrular çıkınca asla banyoluk kullanma dişi yıkanıp ıslak olarak yavruların üzerine yatabilir,

bu durumda üşütürler. İlk 3 gün çok önemlidir benim için bu ilk 3 günde asla yeşillik vb bitkiler

verilmemelidir. Elma vermemizde fayda olacağını söylemiştim söylemiştim...

Ebeveynlerin tırnaklarını kontrol etmeli, uzunsa yavrulara zarar vermesin diye kesmeliyiz.

Eğer anne sağlıklı değil ise sağlıksız anneler yavrularına hastalık bulaştırabilir.

Ayrıca kafesin önünü kağıtla kapatmalı ki kimse bakmasın bu bazı kuşlarda rastlanır.Birileri bakıp

rahatsız ederse sonuç hüsran olabiliyor.

Diyeceklerim bundan ibaret...

İnşallah sağlıklı yavrular alırsınız.

Sağlıcakla kalın...

 
  Tuncay ARDIÇ
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  yukarıdan aşapıya
  kanaryacı 2
kanaryacı 2
  TEXT
TEXT

Tuncay ARDIÇ Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol